Eskiden yapılan yüz germe ameliyatlarında derinin gerdirilmesi amaçlanırdı. Bu tür ameliyatlardan sonra deri bir miktar gerilir, ama beraberinde doğal olmayan bir gerginlik ortaya çıkar ve yadırganırdı. Günümüzde yüz germe ameliyatlarında, sarkan ve boşalan ünitelerin eski yerine geri konması, boşalan bölgelerin gerekiyorsa doldurulması şeklinde bir amaçla planlan yapılmakta ve bu sayede çok daha doğal görünüş elde edilmektedir.
Günümüzde estetik alanındaki gelişmeler ile ince kırışıklıkların geçici olarak giderilmesi için Botox gibi geçici kas felci yapan yada Restylane (Restylane Juvederm) dolgu maddelerinin enjeksiyonu kullanılmakta. Fakat tüm bunlar yüzün sarkan bölgelerinde meydana gelen sarkmaları ortadan kaldırmamakta. Yüzde meydan gelen sarkmalar ancak yüz germe ameliyatı ile düzeltilebilmektedir. Sarkmalar daha çok göz kapaklarında, elmacık kemiklerinden yanağa doğru, dudak kenarlarında aşağıya doğru, yanaklardan çeneye doğru ve boyunda orta kısımda belirginleşir.
Yüzü ikiye ayırarak, göz ve alnı bir bölüm göz altındaki bölge ve boynu ikinci bölüm olarak değerlendirilmelidir. Bu iki bölgeden yanlızca biri düzeltildiğinde diğer bölgenin gevşekliği daha fazla dikkati çekecektir. Elbette ki kişinin özel durumlarına göre değişkenlik olursa da, genel olarak iki bölgeyi birlikte aynı seansta ameliyat etmek daha uygun bir yaklaşımdır.
Yüz germe ameliyatından sonra ne kadar kalıcı olduğu hastalar tarafından sıkça sorulan sorulardandır. Yüz germe ameliyatının kalıcılığını etkileyen faktörler vardır;
Tüm bu faktörler dikkate alındığında yüz germe ameliyatının olumlu etkilerinin yıllarca süreceği görülecektir.